Günlük yaşamda kullanılan cihazların büyük bir kısmı elektrik ile çalışmaktadır. Elektrik son derece tehlikeli olmasına rağmen, günlük yaşamın ayrılmaz bir parçası haline gelmiştir. Oysa elektriğin akım ve gerilim gibi özellikleri insanların can ve mal güvenliklerini riske sokmaktadır. İnsanların elektrikten zarar görmemesini sağlayacak her türlü önlemin alınmaya çalışılması elektriksel güvenliğin esasını oluşturmaktadır.
Özellikle işletmelerde elektriksel güvenlik iki açıdan önem taşımaktadır. Birincisi üretimde kullanılan elektrikli bütün makinaların ve ekipmanların çalışanların sağlıklarını tehdit etmeyecek koşullarda çalışmaları gerekmektedir. Bu sadece çalışanların can güvenliğini değil işletmelerin mal güvenliğini de ilgilendirmektedir. İkincisi, işletme elektrik ile çalışan ürünler üretiyorsa bu ürünlerin piyasa sunulması durumunda tüketicilerin kullanırken bir zarar görmemesini sağlamak gerekmektedir. Bu açıdan tüketicilerin can ve mal güvenliğini korumak gerekmektedir.
Her iki yönden de elektriksel güvenliğin sağlanması için hem üretimde kullanılan makina ve ekipmanların hem de üretilen elektrikli veya elektronik ürünlerin, ilgili yasal düzenlemelere ve yerli yabancı kuruluşlar tarafından yayınlanan standartlara uygun olmasını sağlamak gerekmektedir. Bu nedenle bunların ölçülmesi, test edilmesi ve denetlenmesi önem taşımaktadır.
Elektrik enerjisinin kullanımı, elektrik çarpması, yangın ve başka tehlikeleri de beraberinde getirmektedir. Avrupa Birliği ülkelerinde yayınlanan 2006/95/AT sayılı Alçak Gerilim Yönetmeliği elektrikli makina ve ekipmanların güvenli kullanımı ile ilgilidir. Bu yönetmelik, uyum çalışmaları kapsamında ülkemizde Alçak Gerilim Yönetmeliği (2006/95/AT) adı ile yayınlanmıştır. Bu yönetmelik, 50 volt alternatif akım (75 volt doğru akım) ile 1000 volt alternatif akım (1500 volt doğru akım) arasında gerilim kullanan veya üreten bütün makinalara ve ekipmanlara uygulanmaktadır.
Bunu dışında elektrik enerjisi kullanan başka makina ve ekipmanlar ile ilgili başka yasal düzenlemeler de bulunmaktadır. Örneğin, demiryollarında, hava yollarında veya tıbbi cihazlarda kullanılan özel elektrikli donanımlar ile ilgili elektriksel güvenliğe yönelik koşullar farklı yasal düzenlemelerde yer almaktadır.
Elektrik enerjisi kullanan bütün makianaların ve ekipmanların güvenliği, yapılacak elektriksel testler ile doğrulanmaktadır. Elektriksel güvenlik testleri kapsamında gerçekleştirilen başlıca testler şunlardır:
- EMC (Electro Magnetic Compability) testleri
- EMI (Electromagnetic Interference) testleri
- LVD Low Voltage Directive testleri
- IP (Ingress Protection) testleri
- Elektriksel dayanım testleri
- Ürün güvenliği testleri
- Makina güvenlik testleri
- CE ürün testleri
Ülkemizde her yıl yaşanan iş kazalarının önemli bir kısmı elektrik kazalarından meydana gelmektedir. Sanayide hemen hemen her sektörde ve her makine ve tezgahta elektrik kullanılmaktadır. Gerek elektrik tesisatının kurulması ve gerekse kullanılması sırasında yasal düzenlemeler ve ilgili standartlar bakımından gerekli koşullara uyulmadığı takdirde can ve mal kayıplarının yaşanması kaçınılmazdır.
Elektrik ile ilgili başlıca risk faktörleri şunlardır:
- Elektrik tesisatının ehliyetli kişilerce kurulmamış olması
- Elektrik tesisatının gerekli zamanlarda bakım ve onarımının yapılmamış olması
- Makina veya ekipmanların hiç topraklanmamış veya doğru topraklanmamış olması
- Zaman içinde dış etkenler ile topraklamanın bozulmuş olması
- Çalışanlara yeterli kişisel koruyucu ve güvenlik malzemesi verilmemiş olması veya çalışanların bunları kullanmıyor olması
- Çalışanların iş sağlığı ve güvenliği konularında bilinçsiz olması veya verilen eğitimlere rağmen bunlara uymamaları
- Çalışanların kendilerine fazla güven duymaları ve elektrik konusuna gerekli dikkat ve özeni göstermemeleri
- Çalışanların bilinçsiz olarak arızaya kendilerinin müdahale etmeleri